Yazar-Quliyeva Müşfiqə
Dünya yüzlerle ülkeye, milyonlarla
insana, farklı ırklara ve dinlere ev sahipliyi eden büyük bir deniz. Türk olmak
bu denizde boğulmadan kaç yüz yıldır dik dura bilmekdir. Asyada batılı, Avrupada
doğulu diye hor görülmekdir türk olmak.Irkçılığın ve dini farklılığın ne
olduğunu bilmeden gitdiyi her yerde buna maruz kalmakdır.
Yaratandan ötürü
sevmekdir yaratılanı türk olmak. Belkide bu yüzden yeri geldiyinde düşmana
bilen merhamet gösteren, lakin kendi ecdatları barbar olanlar tarafından “barbar”
adlandırılmakdır türk olmak. Medeniyyet beşiyi olan Sümerden ve Troyadan bu
yana geniş topraklara sahip olan, Batı ve Doğu Romanı yenen milletdir Türkler. Dünyada
halen mevcut olan bu Türk düşmançılığının kökleri binlerce yıl öteye Çin-Hun
devrine kadar dayanmaktadır. Çünki bir hristiyana Türk dedikde onun gözlerinde
Papanı bile kendisine diz çökdüren Atilla, karşısında Çin seddi bile dayanmayan
Kürşad canlanır. Bu yara şimdi bile onların kalbini acıtmaya yetiyor. Türklere
karşı olan bu ön yargı ile hırslanan keşişler şimdi bile insanlara şu cümleleri
tebliğ etmeye çalışır.”Dünyada Türkler kadar vahşi ve barbar bir ırk yokdur. Onlar
savaş sırasında yaşlı-çocuk demeden kimseye acımazlar”.İşin komik tarafı ise
kendi kız çocuklarını diri-diri toprağa gömen araplar, Hocalı katliamında
doğmamış çocukları bile katleden ermenilerin yapdıkları hrisdian birlikleri
tarafından görmezden gelinsede, Türkler vahşi bir millet kimi tarihe
yansıtılmaya çalışılıyor. Türkleri medeniyyetsizlikle suçlayanların unutdukları
şeyse,15-16-cı yüzyıllarda Macaristanda Sultan Süleymanın emri ile Tebrizli
usta Eli minareler, hamamlar, köprüler inşa ederken, Avrupada halen insanlara
parayla cenneti satıp, dünyanın dönmesini iddia edenleri idam ediyordular. Evet
Türk olmak budur.3 kıtadan gelib sayısız devlet kurmak, sonrada kendi
topraklarınla arana sınırlar koyulması. Türk olmak düşman korktuğunu düşünmesin
diye ellerin bacakların kesilirken kendi yüzünü kendi kanına boyayan Babekdir. Gemileri
karadan, mermileri denizden yürüten Fatih Sultan Mehmet handır Türk.Türkler
medeniyyeti bizden aldı diyenlere inat, Nesimini, Füzulini, Hacı Bektaşini, Pir
sultan Abdalı, Mövlaneni sevmek tanıtmakdır. Rusya bize medeniyyet verdi
diyenlere inat Azerbaycanda 37 kışında idam edilen Hüseyin Cavidi, Mikayıl
Müşfiqi, Yusif Vezir Çemenzeminlini unutmamakdır türk olmak. Dört bir tarafın
düşmanla çevriliykem “Azerbaycan türklerinin yanıklı nağmelerine mevzu olan ve
kaıplere inen o bayrağı ayağa kaldırmak ve Bir kere yükselen bayrak bir daha
inmez “demekdir Türk olmak. Kendi kızına ayakkabı almak için maaşının yatmasını
bekleyen Cumhurbaşkanı Ebülfez Elçibeydir Türk. Ehmed Cavadın namusu
kirlenmesin diye düşmanın verdiyi yemek yerine kendi parmağını kesip kendi
kanını içen Şükriyye hanım Cavatdır Türk kadını. Çanakkale savaşında kendi oğlu
ağrıdan kıvranırken morfini diğer askerlere veren hekim Tarık Nüsretdir Türk
doktoru. Düşmana yenilmesinler diye 215 kq
mermiyi tek başına taşıyan Seyit Onbaşıdır Türk. Boşuna “Çanakkale
Geçilmez” demez bir Türk. Bu topraklar ülkenin dört bir yanı düşmanla
çevrilmişken Milli Mücadeleyi başlatan Atatürküde gördü, tek başına düşman
sınırını geçek Mübariz İbrahimovuda. Bu topraklar tank karşısında yatan milletide
gördü, kendi askerlerine evladı gibi
davranan Polad Heşimovuda. Kendi kızını bir kere bile görmeden şehadet
şerbetini içen Yaver Babayevdir Türk oğlu Türk. Türk olmak zordur, çünki dünya
ile savaşırsın. Türk olmamak daha zordur çünki Türkle savaşırsın. Sırf bu
zorluğu göze almamak için kendi milliyetini yadırgayanlar var. Çox sevdiyim bir
dizi olan “Vatanım sensinde” şöyle bir sahne vardı. Sen daha ne kadar eğileceksin?
Ecdatlarının Süveyş kanalında, Arabistanda soğuktan nefesleri,susuzluktan ciyerleri
kesildi. Eyilmediler!. Sen daha ne kadar eğileceksin?. Çanakkalede iki adım
geri gitmemek için kendilerini siperlere bağladılar. Eğilmediler! Sen daha ne
kadar eğileceksin?. Gözünün önünde camilerde kurşunlandılar. Eğilmediler!. Sen
daha ne kadar eğileceksn? Nasıl yaslayacaksın o kanlı secdeye başını?. Evet
Türk olmak şerefdir. Azerbaycan şairi Bexdiyar Vahabzadenin dediyi gibi
Əslimi,nəslimi tanıyıram mən,
Qarışıq deyiləm özümdən hürkəm.
Sən kimsən sən nəsən özün bilərsən,
Mən ilk qaynağımdan Türk
oğlu Türkəm
