Batı Hazar Üniversitesi, Turizm Ve Otelcilik
Öğrencisi
Biz ulus ya da birey olarak geçmişten ders çıkarta
biliryor muyuz? Önceki insanların ilkelerini, arzularını ve fikirlerini yaşata
biliyor muyuz, veya bunu istiyor muyuz? Toplumumuzdaki birçok grublarınun
geçmişle şimdiyi karşı-karşıya koyduğu ve tartışma yaratarak asırlık fikirleri
değiştirmeye istekli oldukları açıktır.
Bu, modern zamanda bir dereceye kadar
gereklidir. Ancak yüzyıllar boyunca gelişen düşünceyi değiştirmek kolay
değildir. Fakat hangileri değiştirilmeli ve ne ölçüde değiştirilmeli veya
hangileri tutulmalıdır? Cevaplanması gereken başka sorular da var: Geçmişin
tavsiyelerii ve ideolojisi bize bir şey kazandırabilir mi? Düşüncelerinden,
ideolojisinden, yaratıcılığından ve yaşamından faydalanabilecek insanlar sırasında
İmadeddin Nesimi şübhesiz kiilk aklagelen insanlardan biridir. Tüm hayatı Allah'ı,
yaratılışını, kamil insanını ve kamillik yollarını aramaya, anlamaya ve bu
uğurda savaşmağa adanmıştır. Bu yolda onun en büyük silahı kılıç değil,
düşünceleri ve bu düşünceleri insanlara aktardığı dilidir. O dil ki, dərisinin
soyulmasına səbəb olmuştur. Bununla birlikte, Nesimi'ye göre, korkusuzluk,
doğru yol uğruna acı çekmek ve hatta bu amal için ölmek kamil insanın
özelliklerindendir.
Nesimi'ye göre, kamil bir insanın
özellikleri bellidir. Kamil bir insan bilgili, son derece ahlaki ve etik, adil,
dürüst, vefalı, sadık, kararlı, cömert ve sabırlı olmalıdır. Açgözlülük, kibir,
öfke, yalan, ikiyüzlülük ve kıskançlık gibi insana yaraşmayan duygularının ona
yaklaşmasına izin vermemelidir. Nesimi insanlar arasında derin felsefi
düşünceler yayarak insanları olumlu bir şekilde değiştirerek kamil insan
sayısını artırmayı amaçlıyordu. Nesimi'nin gerçek niyeti, insanları hayvansal
duygulardan, dünya malına açgözlülükten ve güç sevgisinden uzak tutarak insan
evrimine ulaşmaktır. Nesimi, silahlı mücadeleden ziyade bilimsel ve entelektüel
mücadeleden yanadır. Bu onun hümanizminden kaynaklanıyor. Sevginin insanı
değiştirme gücüne sahip olduğuna inanıyordu. Nesimi'ye göre, sevgi bir insanı
bencil arzulardan arındırmalı, kalbini ve ruhunu saflaştırmalı ve eğitmelidir.
Sizce de bunlar gerçekten kamil bir insanın nitelikleri değil mi? Sizce bunları
Nesimi'nin örneğinde öğrenmeye değmez mi, yoksa Nesimi ile bizim 600 yıldan
fazla zaman farkıondan öğrenebileceğimizlere engel mi? Bence, hayır.
Nesimi'nin hayatını ve yaratıcılığını
incelerken beni çeken özelliklerden biri hümanizmi, diğeri de eserlerinin
Türkçe yaratdığı eserlerin inceliğiydi. Hiç şüphe yok ki bir ulusun varlığı
için en önemli faktör onun dilidir. Dil, geçmişimizi bugünümüzü köprü,
tarihimiz, milli servetimizdir.Nesimi'nin dilimizi canlı tutması bugün bütün
ulusa örnek olmalı.
İnanıyorum
ki, Nesimi'ni bize sevdirən, eserlerini ve kendisini zaman karşısında
öldürmeyen onun halka yakınlığı, eserlerinde halk arzularına yer
vermesidir. Adalet öyle bir şeydir ki, ezilenler halk, mazlum insanlar, gerçek
taraftarları her zaman özlemini çekmişler. Düşünürler, şairler ve toplumun
ileri gelenleri her zaman adalet çağrısında bulunurlar. Adil bir toplum, adil
bir hükümdar fikri, halk sanatının yanı sıra bayati, atasözleri ve destanlara
da yansır. Halk bu arzuyu ve düşünceyi kuşaktan kuşağa sözcüklerle değil, aynı
zamanda sarsılmaz duruşuyla yaşatmış ve tarih yazmışdır. Bu fikirler yazılı ve
sözlü edebiyatımızda ve kalplerimizde yaşar.
Geleceğin
sadece sağlam bir temel üzerine – maneviyati zengin, bilgili ve vatansever
nesillerin amelleri üzerine inşa edileceğini unutmamalıyız. Bunu yapmanın yolu,
Nesimi'nin ve diğer değerli şahısların yaşamlarından ve ideolojilerinden
faydalanmaktır.