Mustafa BİDE
mstfbide.42@gmail.com
mstfbide.42@gmail.com
İşte tam bu sırada Anadolu’nun
bağrından yükselen bir ses “Ya İstiklal
Ya Ölüm” diyerek tavrını koydu. Beyşehirli de İstiklal Savaşı’mıza yürekten
destek vermiş ve azımsanamaz ölçüde katkı sağlamıştır. Daha Mustafa Kemal
Samsun’a çıkmadan önce Beyşehir’de Kuva-yı Milliye ruhu sesini güçlü bir
şekilde duyurmuş ve hatta Konya’daki milli mücadeleye de öncülük etmiştir.
İzmir’in işgalini duyan ve bu gelişmeye sert tepki gösteren ilk şehirlerden
biri de Beyşehir olmuştur. Bunda Mondros mütarekesini izleyen günlerde Beyşehir
süvari alayına tayin edilen Kurmay Binbaşı Nazım Bey’in daha o tarihlerde
Toroslardaki aşiretlerle temasa geçerek gerektiği zaman onlara sığınabileceğini
birlikte bir savunma hareketine gidilebileceğini söylemesi, Çeçenler arasında
teşkilat kurarak halka silah dağıtmasının etkisi çok büyüktür. Nazım Bey 1918
yılı sonlarında veya en geç 1919 yılının ilk aylarında Beyşehir’e gelmiş
olmalarıdır. [2]
Gelirken Mondros Ateşkes Antlaşması’na
göre dağıtılması gereken birlikleri de dağıtmamış ve beraberinde çok sayıda
asker getirmişti. Bu askerlerin bir süre önce yanan şimdi yeniden yapılan
askerlik şube binası ile çevre köylere dağıtılması suretiyle barınmaları
sağlanmıştır. Nazım Bey’e destek veren en önemli isim ise Çeçenler arasında
hatırı sayılır biri olarak tanınan Süleyman Sırrı Bey olmuştur. Onlar
kurdukları teşkilata “YOLDAŞ” adını
vermiş ve vatanın kurtuluşu için mücadele etmişlerdir.[3]
Bu sayede Kuva-yı Milliye ruhu Konya ve
Antalya çevresinde de yankılanma imkânı bulmuştur.
Süleyman Sırrı Bey Konya bölge
başkanıdır. Sorumluluğu iç Anodolu’dan Akdeniz’e kadardır. Süleyman Sırrı Bey
bu bölgelerden gerekli teçhizatları toplayıp Sakarya Muharebe bölgesine
göndermişlerdir. Sakarya Muharebesi’nde Çeçen İbrahim Toltay şehit düşmüştür.
İbrahim Toltay’ın rütbesi ise yedek subaydır. [4]
Miralay Nazım Bey ise II. İnönü
Muharebesi’nde şehit düşmüştür. [5]
Kısacası Çeçenler Beyşehir’de Milli
Mücadele döneminde örgütlenerek Kuva-yı Milliye’ye azımsanmayacak bir katkı
sağlamışlardır.
Sonuç olarak Çeçenler Kafkasya’da
Ruslar’la bir ölüm kalım mücadelesine girmişler ve Anadolu’ya geldiklerinde de
Türk milletiyle birlik olarak bir var olma mücadelesine girişmişlerdir.
Çeçenler özellikle Beyşehir ahalisini örgütleyerek Anadolu’da işgallerin en
küçük beldelerde bile kolay olmayacağını göstermişlerdir. Özellikle İzmir’in
işgali sırasında Beyşehir’in önde gelen isimlerinden Çeçen Süleyman Sırrı Bey
önderliğinde gereken tepki Beyşehir ahalisi tarafından gösterilmiştir.
Süleyman Sırrı Bey, Milli
Mücadele döneminde Beyşehir Kuva-yı Milliye Kumandanlığıyla birlikte bir süre
Beyşehir Belediye Reisliği görevini de yürütmüştür.
Çeçenler Beyşehir’e
yerleştirildikten sonra da doğaya ve çevreye uyum gösterme aşamasında birçok
kayıplar vermişler ve burada da doğayla bir yaşam mücadelesine girişmişlerdir.
Gerek bulaşıcı hastalıklardan gerekse içme suyu nedeniyle birçok zayihat
vermişler ve hayatta kalmayı başarabilmişlerdir.
İlk olarak Kosti Bahçesi çevresine yerleştirilen Çeçenler
daha sonra havadar olması sebebiyle bugünkü Hamidiye Mahallesi ve çevresine
yerleşmeyi uygun görmüşlerdir.
Çeçenler günümüzde bile kendi karakteristik özelliklerini
kaybetmemiş gerek düğünleri gerekse geleneklerinde hala eski göreneklerinin izleri
bulunmaktadır. Çeçenler dillerini kısmen koruyabilmiş ve yeni nesillere kısmen
aktarabilmiştir. Şu anki Hamidiye Mahallesi ve çevresinde yeni yetişen nesil
gerek eğitim gerekse iş ve meslek nedeniyle Beyşehir dışında ikametlerini
sürdürmektedir.
Yani Çeçenler şu an günümüzde bile hala eski gelenek ve
göreneklerini sürdürmeye çalışmakta ve kendi izlerini taşımaktadır. Çeçen halkı
zamanla Beyşehir ahalisinin içine karışmış ve Beyşehir’in yerli unsurları
haline gelmişlerdir.
KAYNAKÇA
ALPEREN 2001, B.,Beyşehir ve Tarihi, Büyük Sistem Dershanesi Matbaası, Konya.
Mustafa Bide tarafından 05.12.2014 tarihinde Konya/Beyşehir’de Mustafa BEŞTOY (D. 1938) ile yapılan mülakat.
DİPNOTLAR
[1] ALPEREN 2001, B.,Beyşehir ve Tarihi, Büyük Sistem Dershanesi Matbaası, Konya 2001, s.51.
[2] Alperen 2001, s.51.
[3] Alperen 2001, s.51.
[4] Mustafa Bide tarafından 05.12.2014 tarihinde Mustafa Beştoy ile yapılan mülakat.
[5] Mustafa Bide tarafından 05.12.2014 tarihinde Mustafa Beştoy ile yapılan mülakat.
[2] Alperen 2001, s.51.
[3] Alperen 2001, s.51.
[4] Mustafa Bide tarafından 05.12.2014 tarihinde Mustafa Beştoy ile yapılan mülakat.
[5] Mustafa Bide tarafından 05.12.2014 tarihinde Mustafa Beştoy ile yapılan mülakat.