3 Mayıs 2015 Pazar

Ahlaksız Medya

Senan Kazımoğlu
senan@turkata.com

Ben Azerbaycanlıyım. Azerbaycanda doğdum ve Azerbaycanda yaşıyorum. Türkiyede sadece 1 kez oldum. Ancak 15 yaşımdan beri okudugum, medrese, yüksek okul ve unversitede kütüphaneyle çok içli-dışlıydım. Kütüphanede çoğu zaman Turkiyenin 70, 80 ve 90-lı yıllarıyla ilgili dergiler kitaplar okuyordum. Elbette İlahiyat okuduğum için genel olarak Türkiyeye, dindarların gözüyle bakıyordum. En çok okuduğum da Emine Şenlikoğlunun yazilari oluyordu. Sağ olsun o yılları o kadar güzel özetlemiş ki. O dönemde millete oynan oyunlar, ahlaka saldırılar,  bati ozentiliyi ve.s. Şimdi bir o dönemin Türkiyesine bakıyorum, birde Azerbaycanın şimdiki durumuna. O kadar benzerlik varki...

20 yıl, 30 yıl önce oynan oyunlar, ayni seneryolar şimdi Azerbaycan uzerinde oynanıyor. Hemde Türkiyede olduğu gibi medya silahiyla. Tek fark şimdi daha çok güçlü, daha çok silahla, daha çok kitleye ulaşacak kadar güçlü internet ve sosyal ağ sılahıyla. Örneğin eskiden müstehcen filme ulaşmak zorken, şimdi  bir tıkla telefonunda.  
Medya insanların beynini yıkıyor, zehir akıtıyor, milletın genini değıştırıyor. İnsanları istedikleri yöne yönlendiriyorlar. Boş yere söylenmiyorlar medya 3. devletdir diye.
Televizyon kanallarına bakıyorsun elde tutulacak bir kanal yok. Ne zaman televizyonu açıyorsun, ancak vur patlasın çal oynasın, eğlence  programları. Sanki bu milletin Karabağ gibi problemi yok. Sanki bu milletin Hocalı derdi yok. Sanki bu milletin toprakları işğal altında  değil. Bir bakıyorsun sosyal problemleri konu edinen programlara, coğu zaman dertli vatandaş bir kenarda kalıyor, seviyyesiz sunucular, sanatsız “sanatçıların” özel hayatlarını konu ediniyor. Bir bakıyorsun programa bilirkişi olarak davet edilenler ya konuşmasını bilmeyen kişiler, ya falcılar, ya da halkı zehirleyen “ünlüler”. Ve bunlar kalkıp halkın dertlerinden konuşuyorlar. Elbise değiştirir gibi koca değiştirenler, gelmiş aile konusunda ahkam kesiyor halka. İhtiyac için gelene kalkıp oryental oynatırıyorlar. Millete de  şuuraltına da “iste örnek alacağınz kimseler” diye yerleştiriyorlar. Bununla da kalmıyıp dilimize yabancı sozleri, o kelimenin karşılığını kullanıdığımız halde dilimize yerleştirip, guya ilmi soz diye dilimizi bozuyorlar. Daha nice turlu turlu çirkinlikler...
İnternet desen o daha buyuk çirkef. Azerbaycanda bir- iki site hariç doğru düzgün bir haber sitesi bile yok. Haber okumak için siteye giriyorsun bir bakıyorsun bilmem  hangi mankenin, bilmem hangi “ünlünün” iç çamaşırlarını, insanın gözüne soka-soka tehşir etdiriyorlar. Bir bakıyorsun ahlaksız “ünlünün” belaltı sohbetini sitenin en görünür yerine yerleştiriyorlar. Hemde iç gıcıklayıcı, şehveti tahrik edecek şekilde. Azerbaycanin en meşhur haber sitelerinin birinde en çok okunan habere bakıyorum, bir erkek jinekolog çıkmış: “Bakirelik boç bir şey. Esas olan  insanın beyninde bakire olmasıdır ,bedeninde değil” diyor. Işte durum bu. Her pislik var internetde. Tamam ben demiyorum internet tamamen köte diye. İnternet bıçak gibidir. Onunla adamda öldürebilirsin, ekmekde doğruya bilirsin. Ama  bu şuurda yetişenler internet bıçağını ekmek kesmek için değil, adam öldürmek için kullanır.
Bu  şekilde yetişmiş bir nesilden hangi milli ve manevi değerler beklenir??? Işte bu programları hazırlayanlar bu haberleri verenler, bu kanalizasyonu medya ile akitanların istedikleri de zaten bu.
Bunların hiç biri boşu-boşuna yapılmıyor hepsi maksatlı şekilde planlı yapılıyor. Hedef belli: Milli manevi değerlerimiz. Milletin ahlakını medya ile çaldılar.