18 Nisan 2015 Cumartesi

Çağları Aşan Cerrah - Ez-Zehravi

Hadimul Kuran
editor@turkata.com

Ebu Kasım Halef bin Abbas ez-Zehravi. Batıda Ebul-Kasis, Bukasis ve Al-Zehravis isimleriyle anılan ez-Zehravi 930 yılında Endülüs medeniyetinin merkezi Kurtuba yakınlarında ez-Zehra kasabasında doğdu. Kurtuba universitesinde
öğrenim gördü. Tıp ilmini o dönemin büyük ustalarından İbn-i Cülcül, Ebu Bekir er-Razi, İbnu-l Cezzar el-Kayrevani gibi ilim adamlarından almıştır. Bu eğitim ve öğretim ile hem teorik, hemde pratik anlamda kendisini çok iyi yetiştirmiştir.
Ez-Zehravi yaptığı çalışmalarla "modern cerrahinin babası" olmuştur. Tıp ilminde uzmanlaşınca Emevi sarayına saray doktoru olarak davet edilmiştir. Önce Halife III Abdurrahman, sonra da Halife II Hakemin dönemlerinde sarayın özel doktorluğunu yapmıştır. Bütün hayatını tıbbi ilimlere ve eczacılık sahasındakı çalışmalara veren ez-Zehravi 10. asrın en ünlü cerrahlarından olmuştur. Dr. Cambell ez-Zehravinin tıp ile ilgili prensipleri için "Avrupa tıp müfredatındakı Galen'in ilkelerini geride bırakmıştır" diyerek onun böyüklüğünü itiraf etmiştir.
Ez-Zehravini günümüze ulaştıran tıp ilminin farklı yönlerini içine alan 30 makale, 200 şekil ve yaklaşık 900 sayfadan oluşan 2 ciltlik "Kitabu't-Tasrif Limen Aceze Ani't-Te'lif" adlı tıp ansiklopedisi mahiyetindeki eseridir. Ez-Zehravinin 50 yılda yazdığıbu eseri 30 bölümden ibarettir. Eserin birinci ve ikinci bölümünde 325 hastalığın genel değerlendirilmesi yapılmış, belirtileri ve tedavi yolları gösterilmiştir. Üçüncü bölümden yirmi beşinci bölüme kadar olan kısımda ilaçların terkibi anlatılmaktadır. Yirmi altı ve yirmi yedinci bölümde hastalık, sağlık ve yiyecek rejiminden bahsedilmektedir. Yirmi sekizinci bölüm basit ilaçlara ayrılmıştır. Kitabın en önemli kısmı otuzuncu bölümdür. Burada cerrahlıkla ilgili bilgiler anlatılmaktadır. Bu eser uzun yıllar hem İslam dünyasında, hemde Orta Çağ Batı dünyasında cerrahi alanında hep baş eser olmuştur. Cerrahi alanında ilk kitap olan bu büyük ansiklopedik eser 300 yıl boyunca Avrupada tıp müfredatının bir parçası olmuş, asırlarca Salerno, Montpeller ve diğer Avrupa universitelerinde ders kitabı olarak okutulmuştur.
Ez-Zehravinin "Kitabu't-Tasrif Limen Aceze Ani't-Telif" eserinin 86 yazma ve basma nushası var. 12. asırda Cremonalı Gherard tarafından Latinceye çevrilmiş, daha sonra İbraniceye ve 18. asırda da Fransızcaya çevrilmiştir. Bu eser Fatih zamanında Amasya Hastahanesi Başhekimi Sabuncuzade Şerafettin tarafından bazı ufak tefek ilavelerle Türkçeye "Cerrahiye-i İlhaniye" adıyla tercüme edilmiştir.
Ez-Zehravi ayrıca icat ettiği tıbbi aletlerle de ilmi şöhretini artırmıştır. Cerrahide kullandığı 200 kadar aleti yazdığı eserinde resimlerini de çizerek teferrüatlı olarak anlatmıştır. Böyle bir üslup o güne kadar kullanılmamıştı. Avrupalılar asırlarca onun eserlerini incelemiş, faydalanmış ve bunlara dayanarak yeni icatlar yapmışlar.
İslam dünyasının en büyük cerrahı ve anatomisti olan ez-Zehravi tıpta bir çok yeni buluşlar etmiş, hastalıkların sebeplerini ve tedavi yollarını açıklamıştır. Ez-Zehravi tıp dünyasında çok dikkat çeken hastalık olan "hemofili" hastalığını tanımlamış, ameliyatlarda kan akışını önlemek için damar dikimi ile damarları bir birine birleştirmeyi bulmuştur. Fakat 16. asırda Fransız doktoru Ambroise Pare bu uygulamayı yaparak büyük bir kaşif olarak tarihe geçmiştir. Günümüzde de cerrahların kullandığı kedi bağırsağını ameliyyat ipliği olarak ilk o kullanmıştır.
Ez-Zehravi eklem iltihaplarını ilk kez tedavi etmiş, fıtık ameliyyatı yapmıştır. Ancak 18. asırda İngiliz doktor Percival Potti omurilik tüberkülozları ve artrit hastalığı ile ilgili teşhis ve tedavi usullerini "Potti usulü" adıyla duyurmuştur. Oysa ez-Zehravi tam 8 asır önce bunun tedavisini yapmıştır. O hemde dünyanın ilk ortopedi cerrahıdır. İlk dizkapağı ameliyyatını ez-Zehravi gerçekleştirmiştir. Günümüzde hala kullanılan çıkan omuzu yerine koyma tekniğini o bulmuştur. Felç ve kısmi felçleri de ilk o tedavi etmiştir.
İlk defa ez-Zehravi böbrek ve mesanede oluşan taşları ameliyyatla çıkarmış, idrar yollarında sonda kullanmış, hemoroid hastalığı ve çocuğun sünnetiyle ilgili bilgiler vermiştir. İlk kez guatr ve tiroid bezi kanserini ayrı ayrı tarif eden ve teşhis koyan da ez-Zehravidir.
Ameliyat sonrası dikiş izlerini en aza indirmeye çalışması bugünün estetik cerrahisine ışık tutmuştur. Yani ilk estetik ameliyatı yapan da ez-Zehravidir.
Ameliyyat aletlerini ilk o kullanmıştır. Fakat 20. asır başlarında Alman cerrah Frederick Trendelenberg ameliyyat aletlerini kullanarak üne kavuşmuş, ilk onun kullandığı sanılmıştır.
İlk defa ameliyyat aletlerini "maddetü's-safra" denilen bir maddeyle sterilize eden de ez-Zehravi olmuştur.
Ez-Zehravi kadın hastalıkları ile ilgili usuller bulmuş, doğumun kolay olması için ilk defa yeni teknikler uygulamış, ters gelen bebeğe müdahele etmeyi tavsiye etmiştir. Ancak bu buluş 900 yıl sonra Stuttgartlı jinekolog Walcher tarafından kullanılmış, ez-Zehravinin ismi bile anılmadan "Walcher buluşu" adlandırılmıştır.
Ez-Zehravi hemde rahim şişi ve urlarının tedavi ve ameliyatını ilk kez gerçekleştirmiştir.
Ez-Zehravi diş çürüklerinin cerrahi usullerle çekilmesi ve çekimden sonrakı tedavi usullerini bulmuş, sığır dişlerinden yapay diş hazırlama ve bunlarla kusurlu olan dişleri değiştirme tekniği de ona aittir. Kırılan dişleri ve diş köklerini çekmek için 10'a yakın aleti de o bulmuştur.
Ez-Zehravi kulak, burun, boğaz ve göz hastalıklarının teşhis ve tedavisini de yapmıştır. Ez-Zehravi eczacılıklada ilgilenmiş, hangi ilacın hangi hastalığa iyi geldiğini anlatmıştır. O ilk defa ilaç yapımında damıtmayla kömürü kullanmıştır.
İlk defa tabletler üzerine ilacın ismini yazan, son kullanma tarihlerinden bahs eden de odur. Ez-Zehravi ağrı kesici, kusturucu, bağırsakların temizlenmesi, kanın sulandırılmasına yarayan ilaçlarla birlikte, ishal ve kabızlığı giderici, nezle, diş ağrısı, soğuk algınlığı, hemoroit, kulak ağrısı, göz ve diş hastalığı gibi bir çok hastalığa iyi gelen ilaçlardan bahsetmiştir.
Ez-Zehravi hemde canlı hayvanlara tecrübe maksadıyla ameliyatlar yapmış, kadavrayı kesip parçalamak gibi metodlar denemiştir. Ameliyatlarda kendine has anestezi metodlarını tatbik etmiş ve bunun için bancotundan faydalanmıştır. Ameliyat sırasında mum ve alkol kullanarak kanamayı durdurmayı başarmıştır.
Ez-Zehravi cerrahlar için anatomi bilgisinin çok önemli olduğunu savunmuş, ameliyat yapılacak kısım iyi bilinmedikce ameliyata girişilmemesini tavsiye etmiştir. Ez-Zehravinin fikir ve buluşları uzun yıllar Batını etkilemiş, bir çoğu onun buluşlarını kendi adlarına kullansalar da bir kısım vicdan sahipleri ondan övgüyle söz etmişler. Bunlardan biri 13. asırda yaşamış Fransız doktor Lonfrange ez-Zehravinin eserlerini detaylarıyla incelemiş, yukarıda anlatılan ilmi gerçekleri görünce ülkesinin doktorları için:
"Bunlar kendi konularını bile bilmeyen cahil adamlardır. Aralarında doğru dürüst operasyon yapabilecek tek bir cerrah bile yoktur" demiştir.
Yine Orta Çağların en büyük cerrahlarından sayılan Fransız cerrah Guy de Chauliac onun fikirlerinden faydalanmış, "Magna Chinirgua" adlı eserinde en az 200 defa ez-Zehraviden söz etmiştir.
Çağları aşan bilgili cerrah ez-Zehravi 1013 yılında arkasında sayısız eser, ilmi çalışma ve talebe bırakarak vefat etmiştir.